Kimse berbat bir iş yapmak istemez. Yaptığımız işlerde “İyi”, hatta harika olmak isteriz. Ama işimizi tam olarak nasıl değerlendiriyoruz? Bir başkasına (veya kendinize) yaptığınız işin iyi olup olmadığını sormak bir tuzak olabilir. Çünkü “iyi”yi ticari başarıya göre belirlemeyi deneyebilirsiniz
Örneğin, Harry Potter 12 yayıncı tarafından reddedildiğinde iyi değil miydi? Dünya çapında bir fenomen haline geldikten sonra aniden mi iyi oldu? İşlerinize, fikirlerinize başlamadan önce iyiyi tanımlayın. Ne için ve kimin için iyi? Ya da fikrimizin kötü olması bizim için gerçekten kötü müdür?
Her iyi fikrin, her yeni projenin, yaza damgasını vuran pop şarkılarının, en iyi romanların hikayesi çoğu zaman kötü bir fikir sayesinde başlar. Ortada kötü bir fikir vardır ve sonra daha iyisi oluşur. İyi bir fikriniz olmadığından şikayet etmek istiyorsanız, lütfen önce tüm kötü fikirlerinize bir bakın.
Kötü fikirlerinizle arkadaş olmak, ileriye dönük faydalı bir yol olacaktır. Kötü fikirler düşmanınız değil, daha iyiye giden yolda önemli adımlarınız. Bir fikir kişinin misyonunu başarırsa, o zaman iyidir. Olmazsa, o zaman ya şanssızsınız, yanlışsınız ya da belki de yarattığınız şey, yapmaya karar verdiğiniz şeyle uyuşmuyordur.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.